Tüm dünyayı etkisi altına alan Koronavirüs sürecinde bulaşıcı hastalıklardan daha tehlikeli boyutlara ulaşabilen hareketsiz yaşam tarzı da a...
Tüm dünyayı etkisi altına alan Koronavirüs sürecinde bulaşıcı hastalıklardan daha tehlikeli boyutlara ulaşabilen hareketsiz yaşam tarzı da arttı. Virüs bulaş korkusundan dolayı evlerde daha çok vakit geçiren bireyler ise çareyi sporda arıyor.
Fakat uzun süre hareketsiz kaldıktan sonra kontrolsüz spora başlamanın sporcu hastalığı olarak bilinen ‘Stres Kırığı’ sorununa neden olabileceğini vurgulayan Romatem Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi Fizyoterapisti Ali Menoğlu, “Bu nedenle bir uzman kontrolünde sportif faaliyetleri gerçekleştirmek gerekiyor. Kişilerde çok hareketsiz kaldım egzersiz şiddetini de arttırayım düşüncesi hakim. Bu yanlış bir algı. Stres kırıklarının önlenebilmesi için doğru beslenme, uygun ayakkabı seçimi ve ekipman kullanımı, iyi zeminde egzersiz yapmak ve egzersiz şiddetinin iyi ayarlaması gerekiyor” dedi.
Koronavirüs ile birlikte hareketsiz kalma süreleri de tavan yaparken bu durum kilo artışı, diyabet gibi birçok sorunu da beraberinde getiriyor. Kişilerde bu kötü gidişata‚ ‘dur‘ demek için ya yaşam alanlarında ya da spor merkezlerinde spora başlıyor. Ancak uzun süre hareketsiz kaldıktan sonra yapılacak kontrolsüz sportif faaliyetler sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Bu sorunların başında ise kemikteki küçük çatlaklar şeklinde kendini gösteren stres kırığı geliyor.
En Önemli Faktör Doğru Ayakkabı Seçimi
Kemik sağlığını tehdit eden stres kırığı özellikle sporcularda, sık sık topuklu ayakkabı giyen kadınlarda, koşucularda ve uzun süreli yürüyüş yapan kişilerde görülüyor. Ayakkabı seçiminin kemik sağlığı için önemli bir faktör olduğunu dile getiren Romatem Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi Fizyoterapisti Ali Menoğlu ‘’Stres kırıkları anatomik, biomekanik ve hormonal nedenler gibi bir çok parametreye bağlı olarak oluşabilmektedir. Etiyolojisi incelendiğinde kas iskelet sistemi bozuklukları, biyomekanik deformiteler, fiziksel fitness seviyesi, uyku, cinsiyet, beslenme, sigara ve alkol gibi alışkanlıklarla birlikte genetik özelliklerin etkili olduğu görülmektedir. Bunların dışında antrenman programında ve sıklığında değişiklik, uygun olmayan ekipman kulanımı, uygun olmayan zemin gibi çevresel etkenler de stres kırığı oluşma riskini arttırıyor.
Stres kırığının kadınlarda görülme sıklığı erkeklere oranla daha fazladır. Ayrıca osteoporoz, uzun süreli kortizon kullanımı, romatolojik hastalıklar, tiroid hastalığı, diyabet, karaciğer hastalığı olan kişilerde stres kırığı oluşma riski bu hastalığı olmayan kişilere oranla daha yüksektir‘‘ifadelerinde bulundu.
D Vitamini Takviyesi Önemli
Stres kırıkları erken dönemde röntgende görülmediğini dile getiren Menoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Bu nedenle erken tanı için MR ile görüntüleme gerekiyor. Ayrıca tedavi sırasında hekimin tavsiyesi üzerine D vitamini ve kalsiyum takviyesi alınabilir. ’Tedavide öncelikle kısa süreli immobilizasyon, stres kırığının derecesine göre breysleme veya alçı yapılır. Erken dönemde amaç ağrıyı azaltıp şişliğin inmesini sağlamaktır.
Bu aşamada ağrı sınırında eklem hareket açıklığı ve germe egzersizleri, kontrast banyo uygulaması, soğuk uygulama, Tens, kesikli ultrason, manyetik alan tedavisi uygulanır. Devam eden süreçte kuvvetlendirme egzersizleri, denge, koordinasyon, proprioseptif eğitim çalışmaları yapılır. Hekimin tavsiyesi üzerine D vitamini ve kalsiyum takviyesi alınabilir‘‘
Hiç yorum yok
Yorumlarınızı bekliyoruz