Tutulan evraklar, dokunulan bilgisayar klavyesi ıslanabiliyor, mürekkepli yazılar bozulabiliyor. El sıkışmak bile dert olabiliyor, elleri ha...
Tutulan evraklar, dokunulan bilgisayar klavyesi ıslanabiliyor, mürekkepli yazılar bozulabiliyor. El sıkışmak bile dert olabiliyor, elleri havluyla devamlı olarak kurulama ihtiyacı doğabiliyor.
Giysiler ıslanıp nahoş bir görüntü oluşturabiliyor. Üstelik bu sorun sadece yaz aylarında değil, yılın 4 mevsiminde gün boyu devam ediyor, hatta stres gibi etkenlerle daha da şiddetlenebiliyor. İş ve sosyal hayatı adeta kabusa dönüştüren bu sorunun adı "hiperhidrozis" bir başka deyişle aşırı terleme! Neyse ki tıp dünyası bu soruna kalıcı bir çözüm sunabiliyor, üstelik sadece 1 saat süren cerrahi yöntemle!
Efor sarf ettiğimizde, stresli olduğumuzda veya sıcak havalarda hemen hepimiz terliyoruz kuşkusuz. Terleme, vücudun sıcaklığını sabit tutmak için meydana gelen fizyolojik bir olay. Mesela koştuğumuzda vücudumuz ısısını düşürmek için terleyecektir ki bu faydalı bir durum ancak herhangi bir neden yokken, dinlenme halinde terliyorsak işte o zaman "aşırı terleme" sorunu yaşıyoruz demektir. Vücudun ısı regülasyonu için gerekli olan miktardan daha fazla terlemesi olarak nitelendirilen, tıp dilindeki adıyla hiperhidrozis kişiyi sosyal ve iş hayatında oldukça zor durumda bırakabilen önemli bir problem. Acıbadem Bakırköy Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Erdal Okur bu soruna günümüzde geçici ve kalıcı yöntemlerle çözüm sağlanabildiğini belirterek, "Aşırı el ve koltukaltı terlemesi tedavisinde bu bölgelere giden sempatik sinirlerin bloke edilmesi hedefleniyor. Bu sayede ter bezlerine giden aşırı uyaran ortadan kalkacağı için el ve koltukaltında terleme kesiliyor. Üstelik cerrahi yöntemle kalıcı çözüm sağlanabiliyor" diyor.
Hastalık habercisi olabilir!
Aşırı terleme tüm vücutta veya lokal olarak görülebiliyor. Eğer genel bir aşırı terleme varsa altında yatan neden çoğunlukla metabolik ya da hormonal bir hastalık veya kullanılan ilaçlar oluyor. El (avuç içi), koltukaltı, yüz ile ayak tabanında gelişen bölgesel aşırı terlemenin altında ise genellikle herhangi etken yatmıyor. Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Erdal Okur ancak tüm vücutta olan yaygın terlemenin enfeksiyon hastalıklarından hipertroidiye, kalp hastalıklarından akciğer sorunlarına kadar birçok hastalığın da habercisi olabileceği için öncelikle bir doktora başvurarak altta yatan etkenin belirlenmesi gerektiği uyarısında bulunuyor.
Botoks terlemeyi 6 ay durdurabiliyor
Klasik ilaç tedavileri, bazı tablet ve kremler aşırı el ile koltukaltı terlemesinde başvurulan yöntemlerden bazıları. "Ancak gerek yan etkilerinin fazla olması, gerek kullanım zorlukları ve gerekse çok az etkili olmaları nedeniyle bu yöntemler genelde yetersiz kalıyorlar" diyen Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Erdal Okur sözlerine şöyle devam ediyor: " Daha kalıcı ve etkili tedavi için uygulanan botoks etkili olmakla birlikte geçici çözüm sunuyor. Bu nedenle yılda 2-3 kez tekrar edilmesi gerekiyor. Ayrıca az da görülse, ciltte döküntü, kaşıntı, ellerde halsizlik gibi bazı yan etkilere yol açabiliyor."
Cerrahi yöntem kalıcı çözüm sağlıyor
Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Erdal Okur aşırı el ve koltukaltı terlemesi sorununda etkili ve kalıcı tedavinin ise cerrahi yöntem olduğunu belirterek şu bilgileri veriyor: "Endoskopik Torakal Sempatektomi (ETS) adı verilen ve genel anestezi altında uygulanan bu ameliyat her iki koltukaltından yapılan 1 cm'lik küçük kesilerde gerçekleştiriliyor. Video-endoskopla girilerek, göğüs boşluğu içinde, kol ve koltukaltındaki ter bezlerini uyarmaktan sorumlu olan ve sempatik ganglionlar denilen sinirler kesiliyor veya klipsle ezilerek bloklanıyor. Her iki taraf için toplamda 1 saatten daha kısa süren bu işlem sırasında ve sonrasında hasta ağrı duymuyor, güçsüzlük ve uyuşukluk gibi problemler yaşamıyor."
Ameliyat etkisini hemen gösteriyor
Kesilen veya bloklanan sinirler sadece koltuk altı ile ellerdeki terleme ve ısı düzenlemesinden sorumlu oluyorlar. Prof. Dr. Erdal Okur bu nedenle ameliyat sonrasında kalıcı olarak ellerde kuruma ve ısınma olduğunu, koltukaltındaki terlemenin durduğunu vurgulayarak "Hasta ameliyat sonrasında hemen ellerini ve kollarını istediği şekilde kullanabiliyor, hastanede sadece bir gün kaldıktan sonra hemen işine ve normal hayatına dönebiliyor" diyor.
Giysiler ıslanıp nahoş bir görüntü oluşturabiliyor. Üstelik bu sorun sadece yaz aylarında değil, yılın 4 mevsiminde gün boyu devam ediyor, hatta stres gibi etkenlerle daha da şiddetlenebiliyor. İş ve sosyal hayatı adeta kabusa dönüştüren bu sorunun adı "hiperhidrozis" bir başka deyişle aşırı terleme! Neyse ki tıp dünyası bu soruna kalıcı bir çözüm sunabiliyor, üstelik sadece 1 saat süren cerrahi yöntemle!
Efor sarf ettiğimizde, stresli olduğumuzda veya sıcak havalarda hemen hepimiz terliyoruz kuşkusuz. Terleme, vücudun sıcaklığını sabit tutmak için meydana gelen fizyolojik bir olay. Mesela koştuğumuzda vücudumuz ısısını düşürmek için terleyecektir ki bu faydalı bir durum ancak herhangi bir neden yokken, dinlenme halinde terliyorsak işte o zaman "aşırı terleme" sorunu yaşıyoruz demektir. Vücudun ısı regülasyonu için gerekli olan miktardan daha fazla terlemesi olarak nitelendirilen, tıp dilindeki adıyla hiperhidrozis kişiyi sosyal ve iş hayatında oldukça zor durumda bırakabilen önemli bir problem. Acıbadem Bakırköy Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Erdal Okur bu soruna günümüzde geçici ve kalıcı yöntemlerle çözüm sağlanabildiğini belirterek, "Aşırı el ve koltukaltı terlemesi tedavisinde bu bölgelere giden sempatik sinirlerin bloke edilmesi hedefleniyor. Bu sayede ter bezlerine giden aşırı uyaran ortadan kalkacağı için el ve koltukaltında terleme kesiliyor. Üstelik cerrahi yöntemle kalıcı çözüm sağlanabiliyor" diyor.
Hastalık habercisi olabilir!
Aşırı terleme tüm vücutta veya lokal olarak görülebiliyor. Eğer genel bir aşırı terleme varsa altında yatan neden çoğunlukla metabolik ya da hormonal bir hastalık veya kullanılan ilaçlar oluyor. El (avuç içi), koltukaltı, yüz ile ayak tabanında gelişen bölgesel aşırı terlemenin altında ise genellikle herhangi etken yatmıyor. Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Erdal Okur ancak tüm vücutta olan yaygın terlemenin enfeksiyon hastalıklarından hipertroidiye, kalp hastalıklarından akciğer sorunlarına kadar birçok hastalığın da habercisi olabileceği için öncelikle bir doktora başvurarak altta yatan etkenin belirlenmesi gerektiği uyarısında bulunuyor.
Botoks terlemeyi 6 ay durdurabiliyor
Klasik ilaç tedavileri, bazı tablet ve kremler aşırı el ile koltukaltı terlemesinde başvurulan yöntemlerden bazıları. "Ancak gerek yan etkilerinin fazla olması, gerek kullanım zorlukları ve gerekse çok az etkili olmaları nedeniyle bu yöntemler genelde yetersiz kalıyorlar" diyen Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Erdal Okur sözlerine şöyle devam ediyor: " Daha kalıcı ve etkili tedavi için uygulanan botoks etkili olmakla birlikte geçici çözüm sunuyor. Bu nedenle yılda 2-3 kez tekrar edilmesi gerekiyor. Ayrıca az da görülse, ciltte döküntü, kaşıntı, ellerde halsizlik gibi bazı yan etkilere yol açabiliyor."
Cerrahi yöntem kalıcı çözüm sağlıyor
Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Erdal Okur aşırı el ve koltukaltı terlemesi sorununda etkili ve kalıcı tedavinin ise cerrahi yöntem olduğunu belirterek şu bilgileri veriyor: "Endoskopik Torakal Sempatektomi (ETS) adı verilen ve genel anestezi altında uygulanan bu ameliyat her iki koltukaltından yapılan 1 cm'lik küçük kesilerde gerçekleştiriliyor. Video-endoskopla girilerek, göğüs boşluğu içinde, kol ve koltukaltındaki ter bezlerini uyarmaktan sorumlu olan ve sempatik ganglionlar denilen sinirler kesiliyor veya klipsle ezilerek bloklanıyor. Her iki taraf için toplamda 1 saatten daha kısa süren bu işlem sırasında ve sonrasında hasta ağrı duymuyor, güçsüzlük ve uyuşukluk gibi problemler yaşamıyor."
Ameliyat etkisini hemen gösteriyor
Kesilen veya bloklanan sinirler sadece koltuk altı ile ellerdeki terleme ve ısı düzenlemesinden sorumlu oluyorlar. Prof. Dr. Erdal Okur bu nedenle ameliyat sonrasında kalıcı olarak ellerde kuruma ve ısınma olduğunu, koltukaltındaki terlemenin durduğunu vurgulayarak "Hasta ameliyat sonrasında hemen ellerini ve kollarını istediği şekilde kullanabiliyor, hastanede sadece bir gün kaldıktan sonra hemen işine ve normal hayatına dönebiliyor" diyor.
Hiç yorum yok
Yorumlarınızı bekliyoruz