Çok eşli cinsel yaşam HPV riski taşıyor

Cinsel yolla bulaşan en yaygın enfeksiyon türü olan HPV virüsüne (human papilloma virüsü)cinsel olarak aktif olan kadın ve erkeklerin pek ço...

Cinsel yolla bulaşan en yaygın enfeksiyon türü olan HPV virüsüne (human papilloma virüsü)cinsel olarak aktif olan kadın ve erkeklerin pek çoğunun yaşamları boyunca bir noktada maruz kaldıklarına dikkat çeken Dr. Sinan Akkurt, riskin özellikle çok eşli cinsel yaşam süren ve erken yaşta cinsel ilişkiye başlayan bireyler için daha yüksek olduğunu kaydetti. HPV’ye bağlı siğillerin karın, kasıklar, makat kısmına doğru yayılabilmesi nedeniyle cinsel yolla bulaşan pek çok hastalığa karşı koruma sağlayan kondomun HPV’den koruyamadığını belirten Dr. Akkurt, HPV tedavisinde biorezonanstan yararlanılabildiğini açıkladı.

Yıllar sonra kansere çevirebiliyor

Farklı HPV türleri olup bazılarının genital siğillere yol açtığını, bazılarının kanser riski taşıdığını kaydeden Dr. Sinan Akkurt, “Bu kanserler arasında başta rahim ağzı ve penis kanseri olmak üzere, bağırsak, yemek borusu, gırtlak, dil, geniz kanserleri gelmektedir. Kanserin gelişmesi yıllar veya on yıllar alabilir. HPV, nadiren de olsa cinsel ilişki dışında da bulaşabilen bir virüstür.” dedi.

Kuluçka süresi iki ay ila altı yıl

Kadında ve erkekte genital bölgede bazen bir bölümde, bazen yaygın olarak gelişen, karnabahar görünümlü yaygın ya da toplu iğne başı büyüklüğünde noktalar halinde ağrısız, kısmen sert kitleler şeklinde kendini gösteren HPV, vajinal, oral ya da anal seks yoluyla yayılabiliyor. Doğum sırasında bebeğe bulaşabiliyor. Önleme açısından HPV aşısı yapıldığını söyleyen Dr. Akkurt, “HPV vücuda bir kez girdiğinde hücreler içine yerleşerek dönemsel olarak tekrarlayan enfeksiyona yol açabilir. Kuluçka süresi virüsün tipine göre iki ay ile altı yıl arasında değişebilmektedir. Bu nedenle HPV bulgusu olan bireylerin partnerlerinin de herhangi bir şikayetleri henüz olmasa bile tedavi edilmesi gerekir.” diyor.

HPV tedavisinde biorezonans desteği

HPV tedavisinde günümüzde siğillerin büyümeleri durdurmak ve vücuttan atılımını sağlamak için sıvı azot ile dondurma, ilaç, lazer ve cerrahi yolların tercih edildiğini dile getiren Dr. Akkurt, bununla birlikte biorezonans metodunun da HPV tedavisinde etkin bir tamamlayıcı tedavi yöntemi olduğunu açıkladı. Dr. Akkurt, şöyle konuştu: “HPV’nin yanı sıra cinsel yolla bulaşan gonore, klamidya, frengi, trikomonas, herpes simpleks gibi enfeksiyonların, tespit edilen virüslerin ters frekanslarının elektrotlar aracılığıyla vücuda aktarılması yoluyla biorezonans metodu ile tedavi edilebilme şansı bulunmaktadır. Biorezonans tedavisinde bir yandan virüsler ters frekanslar yoluyla elemine edilmeye çalışılırken, diğer yandan da bağışıklık güçlendirici programlar uygulanmaktadır.”

✎ Mutfağınızın olmazsa olmazı her ürün Karaca’da! Sosyal Sorumluluk Projesi