Sabahları yorgun ve halsiz kalkıyorsanız, sürekli baş ağrısı çekiyorsanız ve sabah düz bir karınla uyanmanıza rağmen gün içerisinde şişkinli...
Bağırsak sağlığımız pek çok organımızı ve psikolojimizi etkiliyor. Sağlıksız, katkı maddesi yüksek ve işlenmiş gıdalar bağırsak sağlığımızı ve sindirim sitemimizi bozarak sağlık sorunlarının ortaya çıkmasına sebep oluyor. Temeli bağırsak hastalıklarına dayanan hastalıklardan birçoğunun tedavisinde GAPS diyeti uygulanıyor. Altınbaş Üniversite Hastanesi Medical Park Bahçelievler Beslenme ve Diyet Uzmanı Erdi Abdullah Uğur, GAPS diyeti hakkında önemli bilgiler verdi.
OTİZM VE MİGREN TEDAVİSİNDE ETKİLİ
Bağırsaktaki sağlıklı yapının bozulması sonucunda yalnızca fizyolojik değil psikolojik hastalıklar da ortaya çıkar. GAPS terimi bu iki ana açılımı ifade eder:
GAPS (Bağırsak ve Psikoloji Sendromu ve Psikiyatrik Hastalıklar): Otizm, şizofreni, epilepsi, depresyon, anksiyete, bipolar bozukluk, obsesif-kompulsif bozukluk (OKB), panik atak, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB), disleksi, dispraksi, yeme bozuklukları (anoreksiya, bulimia nervoza) gibi psikolojik hastalıkları içerisinde barındıran bir tanımlamadır.
GAPS (Bağırsak ve Fizyoloji Sendromu ve Otoimmün Hastalıklar): Akne, alerjiler, anemi, saç dökülmesi, artrit, astım, bellek problemleri, çölyak hastalığı, demans, TİP 1 diyabet, egzama, eklem ağrıları, enzim ve hormonal bozukluklar, gıda alerjileri, gıda intoleransları, otoimmün tiroid problemleri (haşimato, graves), kronik yorgunluk, migren, MS (multipl skleroz), romatoid artrit, sedef, tiroid problemleri, gibi fizyolojik ve otoimmün hastalıkları kapsayan bir ifadedir.
YAPAY GIDALAR BAĞIRSAKLARIN DÜŞMANI
GAPS sağlık problemlerinin temeli bağırsaktan kaynaklanır ve bağırsakta iki ana yapının bozulması ile ortaya çıkar. Bunlardan birincisi sızdıran bağırsak dediğimiz bir problemdir. Bağırsak hücrelerinin arası sıkı bağlarla bağlantılıdır ve sağlıklı bir bağırsaktaki hücreler tüm işlevlerini yerine getirir. Fakat artık yediğimiz gıdaların sağlıksız olması, yapay, katkılı, işlenmiş gıdalardan vücudumuza çok fazla kimyasal almak, kullandığımız deterjan, deodorant ve kişisel bakım ürünlerinin vücudumuza zarar vermesi ve en önemlisi de soluduğumuz havanın kirli olması bağırsakların doğru bir şekilde çalışmamasına, sindirim ve emilimin doğru bir şekilde yapılmamasına neden olur. İkinci bir sebep ise ‘mikrobiyota’ dediğimiz bağırsakta bulunan yararlı ve zararlı bakteri yapısının bozulmasıdır. Normalde bağırsakta ortalama yüzde 80 oranında yararlı bakteri, yüzde 20 oranında da zararlı bakteri bulunur. Bu bakteriler bir denge içerisinde bağırsakta yer alır. Fakat yanlış kullanılan antibiyotikler, katkı maddeleri, vücudumuzun sindiremediği maddeler bağırsaktaki yararlı-zararlı bakterilerin dengesini bozarak, vücudumuzda bakterilerin oluşturduğu tabakayı ortadan kaldırır ve yine bağırsakların hasara uğramasını artırır. Sindirim sistemi doğru çalışmayan herkes GAPS diyetini uygulayabilir. Fakat uygulama konusunda her bireye özel bir tedavi planıyla ilerlemek gerekir. Bu nedenle GAPS beslenme protokolü hakkında uzman bir sağlık profesyonelinden destek almak çok önemlidir.
SİNDİRİM SİSTEMİNİN BOZULDUĞUNU NASIL ANLARIZ?
Sabahları yorgun ve halsiz uyanmak, bir türlü dinlenememe hissi, sürekli baş ağrısı çekmek, vücutta dolaşan ağrılar, gün içinde artan şişkinlik veya gaz şikayeti olanlarda sindirimin tam anlamıyla çalışmadığı söylenebilir. Hastaların çoğu ciddi migren ağrısı, gaz sorunu, deride döküntü ve alerjik reaksiyon şikayetiyle gelir. Bu kişilere GAPS tedavisi uygulandığında, 1-1.5 ay gibi kısa sürede yaşadıkları şikayetlerin yüzde 70-80’i ortadan kalkabilir. Tabi ki bu durum kişinin vücudunun ne kadar zehirlendiğine ya da toksik maddelere maruziyetin ne kadar olduğuna bağlı olarak değişir. GAPS diyetiyle sindirimle alakalı olumsuz durumlar çok net bir şekilde ortadan kalkabilir. Sindirim bozukluğunun tedavisi çok daha hızlı ilerler. Cilt sorunları da GAPS tedavisi ile hızlıca ortadan kalkar. Sağlıklı olmayan deri zamanla daha parlak ve canlı bir hale gelir.
GAPS DİYETİNDE KAÇAMAK YOK!
GAPS ile doğanın bize sunduğu doğal ve tedavi edici gıdaları hayatımıza sokarız. Bu tedavi edici gıdalar her semptomda farklı olarak ilerler. Çünkü vücudumuz her gıdaya olumlu tepki vermeyebilir. Bu nedenle çok kontrollü şekilde ilerlemek gerekir. GAPS ile yapay, işlenmiş ve katkılı gıdaların tüketimine asla izin vermiyoruz. Çünkü bunlar hem bakterilerin bağırsağımızda yarattığı koruyucu tabakayı ortadan kaldırıyor hem de zararlı bakteri sayısını artırdığı için daha çok bağırsak hücrelerinin hasarına neden oluyor. Evinizde olan, rahatlıkla ulaşabileceğiniz tüm doğal gıdalar diyet programında yer alıyor. Şeker, süt ve ekmek kullanımı tamamen ortadan kaldırılıyor ve ufak da olsa bir kaçamak yapılmaması gerekiyor. Çünkü GAPS, standart bir diyet veya zayıflama programı değil. Sağlıklı bir insan bile glüteni aldığında vücudun verdiği tepkinin normal seviyelere inmesi 6 ayı bulur. Siz ufak bir glüten kaçamağı yaptığınızda tüm uyguladığınız tedavi 6 ay geriye gider.
BU DİYETTE NELER YENİYOR?
GAPS diyeti, bağırsağı tedavi edici ve onarıcı özelliğe sahip besinlerin kombinasyonuyla oluşturulur. GAPS beslenme protokolünün olmazsa olmaz 4 besinini şöyle sıralayabiliriz;
Et-kemik suyu: Sızıntılı ve hasarlı bağırsak yapısının tedavi edilmesinde et-kemik suları önemli bir yer tutar. Et-kemik suyunun yapısında bol miktarda bulunan jelatin, kollajen, doğal yağlar, mineraller, vitaminler, proline, glutamin, glisin gibi aminoasitler bağırsak duvarının onarılmasını sağlar. Ayrıca kollajen sağlık bir cilt için de en önemli bileşiklerden biridir.
Avokado: Sağlıklı yağlar, lif ve güçlü korucuyu antioksidanlar açısından çok zengindir. Özellikle içerdiği tekli doymamış yağ asitleri sayesinde bağırsak duvarının onarılmasında başlıca rol alır. Lif içeriği sayesinde de prebiyotik etki göstererek bağırsak bakteri dengesinin oluşmasına destek olur.
Hindistan cevizi yağı: Hindistan cevizi yağı, içerdiği orta zincirli yağ asitleri sayesinde bağırsak duvarını onarıcı etkiye sahiptir. Ayrıca yapısında yüksek oranda bulunan kaprilik asit sayesinde anti bakteriyel, antiviral ve antifungal aktivitesi bulunur.
Fermente lahana turşusu: Fermente ürünler probiyotik bakteriler açısından zengindir. Bu bakteriler salgıladıkları bazı maddeler aracılığıyla mide ve bağırsağın iç ortamını dengeleyerek patojen üremesini engelleyici özellik gösterirler. Ayrıca fermente lahana turşusu, içerdiği K2 vitamini sayesinde mide asidini ideal seviyeye taşıyarak doğru ve tam bir sindirimin gerçekleşmesine destek olur.
✎ Mutfağınızın olmazsa olmazı her ürün Karaca’da!
Hiç yorum yok
Yorumlarınızı bekliyoruz